CHP Sarıyer’den Emine Bulut cinayetine tepki
Kırıkkale'de boşandığı eski eşi tarafından kızının gözleri önünde vahşice katledilen Emine Bulut, Türkiye'yi yasa boğdu. Kadına karşı şiddetin geldiği boyutu bir kez daha gözler önüne seren vahşi cinayetin ardından CHP İlçe Başkanlıklarında da eş zamanlı basın açıklaması yapıldı.
SEVİM YALINKILIÇ; “KADINA ŞİDDETİ NORMALLEŞTİREN ZİHNİYETİN SONUCUDUR”
Basın açıklaması öncesi konuşan CHP Sarıyer İlçe Başkanı Sevim Yalınkılıç, “‘Anne lütfen ölme’ çığlığıyla hepimiz kendimize geldik. Maalesef yine bir kadın cinayeti ile hafızamız tazelendi. Gün geçmiyor ki bir kadın cinayeti ile güne uyanmayalım. Bu vahşet yıllardır artarak devam ediyor. Son 7 ayda 245 kadın cinayeti yaşanmış. ‘Ben boşanmak istiyorum, çalışmak istiyorum’ diyerek kişisel haklarını savunan kadınlar, kocaları ya da ailesi tarafından katlediliyor. Hatta sevdiği için öldürdüğünü söyleyen erkekler bile var. Bu nasıl bir zihniyettir? Cinayetler; toplumumuzda erkek ve kadını eşit görmeyen zihniyetin, namusu sadece kadın üzerinden tanımlayan, kadınlığı sadece yalnızca anneliğe indirgeyen, çalıştırmayıp eve hapseden, ekonomik özgürlük tanımayan, kadına şiddeti normalleştiren ve yasalarla koruyan bir zihniyetin sonucudur” ifadelerini kullandı.
“BU VAHŞETE KARŞI SESSİZ KALMIYORUZ, KALMAYACAĞIZ”
Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse imzalı basın açıklamasını CHP Sarıyer İlçe Kadın Kolları Başkanı Sunay Sevinç okudu. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Ölmek istemiyorum” diyen bir anne. “Anne lütfen ölme” diyen bir evlat. Bir cümle ne kadar can yakabilirse o kadar yaktı canımızı. Kahrolduk, mahvolduk. Yine bir kadın eski eşi tarafından öldürüldü. Hem de çocuğunun gözü önünde. ‘Ölmek istemiyorum’ diye feryat eden Emine Bulut, eski eşi tarafından öldürüldü. Türkiye’de kadın olmanın ne kadar zor olduğuna her gün onlarca korkunç örnekle tanık oluyoruz. Her gün onlarca kız kardeşimiz erkek şiddetine maruz kalıyor. Yetmiyor. Katilin ceza alması için mücadele etmemiz gerekiyor. Çünkü bu ülkede kadın katili erkeklerin ceza alması için mücadele etmek gerekiyor. Çünkü bu ülkede adalette erkek. Bilinsin ki kimse bu cinayetten kendini aklayamaz. Kadın düşmanı politikalarla her gün karşımıza çıkanlar, hakim karşısına takım elbisesiyle çıktığı için kadın katillerine iyi hal indirimi uygulayanlar, 4 yıldır yürürlükte olan ancak uygulanmayanlar, İstanbul Sözleşmesi’ni yerine getirmeyenler, kadınları erkek şiddetine korumaya odaklanmak yerine ‘ne yapar ne eder boşanmayı engelleriz’ diye Meclis komisyonları kuranlar, boşanmayı tabulaştıranlar, nafaka hakkına saldıranlar, yıllarca süren mücadelelerle kazandığımız haklarımızı elimizden almaya çalışanlar bu cinayete ortaktır. Yetmedi mi bu kadar kadının ölmesi? Yetmedi mi bu kadar çocuğun annesiz kalması? Biz bu ülkenin erkek adaletine dayanamıyoruz. Bir kişi daha eksilemeyiz dedikçe onlarca eksiliyoruz. Dün sadece Emine Bulut’un haykırışını izledik. Ama 2019’da erkekler tarafından katledilen 223 kadında ölmek istemiyorum diye haykırdı. Neden kadın cinayetlerine, kadın şiddetine son veremiyoruz? Caydırıcı ve uygulanabilir cezalar gelmediği sürece kadın cinayetlerini önlemek üzere konulan 6284 Sayılı Koruma Kanunu ve İstanbul Sözleşmesi tam olarak uygulanmadığı, katil erkeklere ödül gibi dağıtılan indirimlere son verilmediği sürece bitmeyecek. Emine Bulut bir tane değil, bir kerelik değil, tesadüf değil. Üzülürken de, öfkelenirken de bunu aklımızda tutmalıyız. Biz iyi hal ve tahrik indirimi istemiyoruz. Ölmek istemiyoruz. Bu vahşete karşı sessiz kalmıyoruz, kalmayacağız. Alışmayacağız, susmayacağız. Bizler kadınlar ölmesin diye mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu zalimlere ve zalimleri koruyanlara karşı birlik olacağız. Bu ülkede anneler ölmeyecek, çocuklar ağlamayacak.
