Garson, gazetecilikten ne anlar!

Gazetecilik bilgi ister, beceri ister, kimseye minnet etmeden cesaretle görevini yapmayı ister.

Yıllarca garsonluk yapıp, sonra üç-beş kuruşa korsan bir site kurarak bu işler yapılmaz.

Biz “Garsondan gazeteci olmaz” deyince de birileri küsüp darılıyor.

Olmuyor kardeşim!

Sarıyer Manşet’e saldırarak “Bende buradayım” demekten öteye gidemiyorsunuz işte.

Meyhanede seni öven birkaç kişinin dışında kimse yazdıklarını okumuyor bile.

İlla da Şükrü Genç’in listesinden meclis üyesi olmak için çaba harcayacaksan farklı bir yöntem uygulamalısın. Sarıyer Manşet Gazetesi’ne saldırarak başarıya ulaşamazsın bunu bilmen lazım. 

Bakın, Sarıyer Manşet;
“Şükrü Genç, CHP Sarıyer İlçe Başkanlığı’nın 30 Kasım Cumartesi günü Maslak Shareton Otel’de düzenleyeceği yemekte kendisine, sevgi gösterisinde bulunacak taraftar ayarladı” demişti. 

Sırf meclis üyesi olabilmek için korsan sitelerle kendilerine gazetecilik sıfatı yapıştıranlar, Şükrü Genç’in Yunanistan’dan dönmeyeceğini yemeğe dahi katılmayacağını söyleyerek bizi yalanladılar. Hatta daha öteye gidip, bu haberimize “faşist” gibi söylemler ekleyerek dünyaya at gözlüğü ile baktıklarını bir kez daha ortaya koydular. 

Peki, ne oldu?

Sarıyer Manşet Gazetesi ne yazdıysa o oldu.

Şükrü Genç bir uçakla Yunanistan’dan gelip tam dediğimiz saatte yani 20.30’da yemeğe yetişti. Haberde yazdığımız gibi önceden ayarlanan 'müteahhitler' ve belediye çalışanlarından oluşan belli bir grup tarafından otelin girişinde karşılandı.

Yine aynı şekilde tam konuşma yapacağı sırada bu grup tarafından alkışlandı. Belediye başkanı “Partililer tarafından seviliyor” imajı verilmeye çalışıldı.

Birçok CHP’li haberciliğimizden dolayı yine bizi arayıp tebrik etti.

Olan ise yine garsonlara oldu. Kendisi hem yalaka hem de yalancı durumuna düştü.

Çıkıp Sarıyer Manşet’ten özür dilemesi gerektiği yerde, bedava bulduğu rakının derdine düştü.

Biz üstümüze düşeni yapıp kendilerini bir kez daha uyaralım!

Gazeteci olmak kolay değil!

Nasıl ki bir kişi sonradan bir doktor ya da bir avukat olamıyorsa gazeteci de olamaz.

Ama yine de “ben bu işi yapacağım” diye ısrarcıysanız, Sarıyer Manşet'i takip edin.

Gazetecilik nasıl yapılıyor çok net görürsünüz…