'Genel Başkanımızın lafını yere vurmayacağız'

Cumhuriyet Halk Partisi 2. Bölge Ön Seçim Adayı Şinasi Öktem, Eyüp ilçesinde düzenlenen toplantıda Cumhuriyet Halk Partisi üyeleriyle bir araya gelerek, “7 Haziran’da İstanbul’da yüzde 45 oy oranını yakalamak için var gücümüzle çalışacak ve Genel Başkanımızın ‘Ülke genelinde yüzde 35 oy oranında oy alacağız’ sözünü yere vurmayacağız” dedi.

 

1972 yılında yaşını büyüterek Cumhuriyet Halk Partisi'ne üye olan ve 42 yıl boyunca Cumhuriyet Halk Partisi'nde her kademede görev alan CHP İstanbul 2. Bölge Milletvekili Ön Seçim Adayı Şinasi Öktem, ön seçim çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Geçtiğimiz akşam Cumhuriyet Halk Partisi'nin Eyüp'te yaşayan örgüt üyeleriyle bir araya gelen Öktem, "Ben partime gerekirse canımı bile veririm. Partim beni yetiştirdi ve şimdi beni kullanma zamanı geldi" diye konuştu. 

 

Mayıs 2007'de Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı olarak görev yaptığı süreçte Konrad Otel'de İstanbul örgütümüzün ve partimizin üst kurullarının katıldığı 'Biz Hazırız' konulu bir toplantı gerçekleştirdiklerini, bu toplantıda ön seçimin parti içi demokrasinin geliştirilmesi adına artık hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladıklarını anlatan CHP İstanbul 2. Bölge Ön Seçim Adayı Şinasi Öktem, "O gün bunları dile getirdiğimiz için bir takım bedeller ödedik. Gün geldi bunları bize yapan arkadaşlar ön seçimin önemini kavradılar. Bu kararı alan Genel Başkanımızı, Merkez Yürütme Kurullarımızı kutluyorum. Ön seçim talebimiz nedeniyle bedel ödeyen en canlı örneklerden biriyim. Hiçbir zaman atamayla yapılacak milletvekilliğini istemedim. Eğer ön seçim olmazsa örgüte gitmezsek biz aday olmayacağız dedik. İşte bugün ön seçim var ve ben de aday adayı olarak karşınızdayım" dedi.

 

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul 2. Bölge Ön Seçim Adayı Şinasi Öktem daha sonra konuşmasını şöyle sürdürdü; Biz bir örgüt partisiyiz. Biz otel lobilerinde kurulmadık. Biz bilmem hangi patronların bir araya gelerek yeni bir dünya dizayn etmek isteyenlerden değiliz. Biz devlet kuran dünyayı dizayn eden bir partiyiz. İki derneğimizin Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyetleri'nin bir gecede İsmet İnönü'nün yazdığı bir genelgeye Cumhuriyet Halk Partisi'ne dönüşmesiyle oluştuk. Dünyada ilk antiemperyalist mücadele veren ve bu mücadeleye yön veren bir partiyiz. Bunun için bizde örgüt hepsinden önemli olmalıdır. Bugün Cumhuriyet Halk Partisi yeniden örgüt partisi olma yolunda. Çünkü biz 1992'den beri örgüt partisi olmaktan adım adım uzaklaştık. Şimdi önemli bir adım atıyoruz. Bu adıma büyük bir saygı duyuyorum.

Partimiz demokratikleştikçe Türkiye'de demokratikleşme süreci ciddi bir ivme kazanacaktır. 7 Haziran Genel Seçimleriyle ilgili Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, yüzde 35'lik bir hedef koydu. Bu seçimde örgütümüzün İstanbul’da yüzde 45 oranını yakalayacağına yürekten inanıyorum. Bunu adı gibi bilen bir arkadaşınızım. Bu heyecan, bu ateşleme ve örgütümüzün kendine ve adaylarına sahip çıkma duygusu partisine sahip çıkma duygusuyla perçinleşecektir. Dolayısıyla biz 7 Haziran'da İstanbul Örgütü olarak sandıktan en az yüzde 45 oy oranıyla çıkacağız. Bu oy oranıyla çıkacağız ki Genel Başkanımızın koyduğu yüzde 35 oy oranını yakalayalım. Görevimiz Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun lafını yere vurmamaktır. 

Eğer beni takdir eder seçerseniz ben Ankara'da çok büyük işler yapamam ama İstanbul'da büyük işler başarabileceğime inanıyorum. İyi bir örgütçüyüm. Benim İstanbul'da yaptığım toplantıların hiçbiri beş binden aşağı olmadı. Bizim Uğur Mumcu'yu anma etkinliğimize katılanların ucu görünmüyordu. Dört tane belediyemiz vardı 21 ilçe binasını satın aldık. Örgütçülüğü biliyorum. Bunun için çok şeyler yapabilirim. Ancak Türkiye'nin genel sorunlarıyla ilgili Genel Merkezimiz politika belirler bizler de o politikalara göre hareket ederiz. Büyük iddialarımız yok. Ama örgütümüzü İstanbul'da daha iyi noktalara taşıma konusunda iddialıyım. Bu işi biliyorum. Ben partimin örgütlenmesini ve yarına nasıl taşınacağını biliyorum. Partim bana her şeyi verdi partime canım dahil her şeyimi veririm. Partime laf söyletmem. Partimizin vizyonu yok diyenlere söyleyeceğim, 'Bizim vizyonumuz yok ise, eylemimiz yoksa bunların olduğuna inanmıyorsanız neden üyesiniz o zaman’. Partimize inanacağız. Bir şeylerin etkisinde kalarak partimize inançsızlık içine girersek yeniliriz. Partimiz her şeyi üretiyor. Ama vahşi kapitalizm CHP'nin etrafını öyle bir sarmış ki ürettiklerini pazara sunamıyor. Bunu böyle anlamamız gerekirken karalama yapanların ekmeğine yağ sürecek söylemlerden uzak durmalıyız.

 

Eğer yüreğimizde Türkiye sevgisi yoksa, eğer yüreğimizde Mustafa Kemal'in kurmuş olduğu ülkeyi çağdaş uygarlık seviyesine taşımak yoksa yarın çarşaf giyip oturmak istemiyorsak bunları yapmayacağız. Halkımız bize muhalefet görevi veriyor. Çünkü iktidar olmak için dağıtılan nimetlere, avanta ve lavantalara Türkiye'nin üzerinde egemen olan küreselleşen büyük sermayenin karşısında direniyoruz. Çünkü antiemperyalistiz, çünkü antifaşistiz, çünkü laikiz, çünkü devrimciyiz, çünkü milliyetçiyiz. Biz öyle çarşıda pazarda kurulan bir parti değiliz ki. Muhalefetse muhalefet. Adam gibi muhalefet hırsız iktidar olmaktan kırk kere daha iyidir. 

Toplantıya katılan partililerin kendisine yönelik sorularını yanıtlayan CHP İstanbul 2. Bölge Ön Seçim Adayı Şinasi Öktem, ‘İstanbul birinci bölgede güçlü bir isimsiniz neden ikinci bölgeden aday oldunuz’ şeklindeki sorusuna şu şekilde yanıt verdi; Ben yaklaşık altı yıldır Şişli'de bulunan ofisimde çalışmalar yapıyorum. Orada siyaset yapmaya çalışıyorum. Oradan siyasete katkı sunmaya çalışıyorum. Ben İstanbul'da siyasete yön verenlerden biri olmak istiyorum. Ön seçimden iyi bir sonuçla çıktığımızda yapmak istediğimiz siyaseti herkes görecek. Asıl siyaset ikinci bölgede yürütülüyor. İstanbul siyaseti bu bölgede oluşur. Ben iki dönem İstanbul İl Başkanlığı yaptım. 42 yıllık partiliyim. Hiç de yaşlı hissetmiyorum. Beni yetiştirdi, bundan sonra benden faydalanacak ve beni kullanacak. İşte bu yüzden ikinci bölgeden aday oldum. Çok doğru bir karar aldım. Birinci bölgeden çok rahat aday olacağımı bildiğim halde ikinci bölgeden aday oldum. Bu riski göze aldım ve kendimi ikinci bölgedeki örgüt emekçilerime emanet ediyorum. Seçim sonucu ne olursa olsun. Alınmak yok, gücenmek yok, darılmak hiç yok. Hak etmedik mi bir özeleştiri yaparız, iki gün üzülürüz kaybettik diye iki gün sonra partimizin iktidarı için var gücümüzle yine mücadele ederiz” diye konuştu. 

Partililerin ‘Kaybedeceğinizi düşünüyor musuz?’ sorusunu yanıtlayan Öktem, “Öyle bir kuşkum ve korkum yok. Ben bir örgüt insanıyım. Terim sizin terinizle çok karıştığı için ben kazanacağımızın kokusunu alıyorum. Hiçbir sorun olmayacağını 29 Mart akşamı hep beraber göreceğiz. Bu anlayışla hepinize saygılar ve sevgiler diliyorum” dedi.