İran’da Teknolojiyi Ateşleyen Ruh; Bağımsızlık!
İran geçen hafta füze fırlattı. Oysa bize yıllardan beri tanıtılan İran’ın bunu yapamaması lazım, değil mi? İran’ı başlarına çadır geçirilmiş kadınlar ülkesi olarak bildik hep.
İran neler yapıyor, şöyle ilk aklıma gelenleri sıralayayım.
1-Füze yapımına geçti, bu teknolojisi var.
2-İsrail’i vurabilecek balistik füzeleri var, daha uzağa gidebilen üst modeller geliştiriyor.
3-Atatürk’ün antiemperyalist yanını aldılar, Nutuk’u Farsça’ya çevirdiler.
4-Petrol ve doğal gazda stratejik konumdalar, bunun farkındalar.
5-Amerikan üniversitelerinde, başta Stanford olmak üzere, çok sayıda İranlı öğretim üyesi var.
6-Dünyada en köklü fen bilimleri öğreten lise ve yüksek okul İran’da var.
7-Aile kültürü devam ediyor, evde kadına-anneye saygı üst düzeydedir.
8-Binlerce yıldan beri gelen bir devlet kültürü var.
9-Kültürünü yeni nesillere aktarıyor. İnsan malzemesi sağlam.
10- Nükleer enerji teknolojisi var, geliştiriyor, vb.
Geçen hafta ABD’de patlak veren diploma skandalını anımsadım, gazetelerimiz pek konu etmediler. Oysa Amerikan piyasacı eğitiminin nasıl iflas ettiğini göstermesi bakımından önemliydi. Binlerce Amerikalı ve yabancı öğrenciye üniversite diploması veren bir şebeke ortaya çıkartılmıştı. İçlerinde 5 tane de Türk öğrenci varmış. (Bence açıklanmalı ve diplomaları ellerinden alınmalıydı. Kim bilir onlar şimdi hangi makamları işgal etmektedirler.)
İngiltere’de İranlı çocukların okuduğu sınıflara çocuklarını vermek isteyen aileler giderek artmaktadır. Bu, İran’ın rejiminden değil, köklü fen eğitiminden gelen o çocuklardan nasiplenmeyi istemelerindendir.
Mustafa Kemal’in ordularına yenilince, Asya’yı işgal etme hevesleri ertelenmiş oldu. Şimdi, 100 yıl sonra tekrar deniyorlar.
Biz bence Balkanlarda ilkin soykırıma uğradık. Anadolu’da direndik, kendimizi kurtarırken bütün Kafkas ülkelerini de, Balkarları da, Hazar’ı da, Uralları da, İran’ı da kurtarmış olduk. Şimdi sıra İran’ın ve Kafkas halklarının direnmesinde. Biz niye yokuz bu direnişte derseniz, halk olarak varız, ama yöneticilerimizin varlığından kuşkuluyuz. O zaman, halk ile yönetim arasındaki bu çelişki/asimetri giderilecek, er ya da geç eşyanın tabiatına uygun olan “uyum” gerçekleşecektir.
İran’da insan birikimi var da bizde yok zannetmeyin. Hiç merak etmeyin, genç beyinlerimizin önü kesilmediğinde, bunu göreceksiniz. Daha geçenlerde bir genç fizik bilimcimiz, sıfır maliyetle, lazerle havada patlayan bomba yaptı. Denedi ve bir daha yapmaması için uyarıldı. Nasıl mı? İki ayrı noktadan havaya gönderilen iki laser ışığını kesiştikleri noktada infilak ettirdi. Yani kesişme noktasına siz bir füze denk getirirseniz, bu muhtemel İsrail-Amerikan füzelerine meydan okumak demektir ve sadece savunma amaçlı bir silahtır!
Yani bunları da, daha neleri de yapacak insan gücümüz var. İran’ın da var.
Bunu düşmanlarımız biliyor, fakat kendi insanımız bilmiyor. Bize de yazarak anlatmak düşüyor.