Beklenen oldu, Şekerspor karşısında yaşanan 4-0’lık hezimetin ardından Teknik Direktör Mehmet Ekşi kendisine yakışır bir şekilde istifasını açıkladı. Günahıyla sevabıyla Mehmet Ekşi sayfası kapatıldı. 24 Haziran 2009 da başlayan Mehmet Ekşi dönemi, ağır bir mağlubiyet sonrası gelen "takımın önünü açabilmek adına görevimden ayrılıyorum" açıklaması ile 22 Kasım 2009’da sona erdi. Mehmet Ekşi'ye Sarıyer'e yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür eder, bundan sonraki spor yaşamında başarılar dileriz.
Tabi Mehmet Ekşi'nin artık takımın başında olmaması demek her şeyin birden düzeleceği anlamına gelmez, özellikle istifayı takip eden bir haftalık süre içerisinde bin düşünülüp bir adım atılmalı. Sarıyer'in mevcut kadro kalitesi ile geçiş sürecini çok kısa sürede atlatarak yeniden lige ağırlığını koyabileceğini düşünüyorum. Ancak yeni teknik adam konusunda nokta atış yapılması gerektiğini hepimiz biliyoruz. Yeni hoca herkesin gönül rahatlığı ile kabul edebileceği biri olmalı. Gerek geçmiş tecrübesi, gerekse 2. lig tecrübesi herkesi tatmin edebilmeli. Eğer mevcut kadrodaki oyuncularla daha önce çalışma fırsatı bulmuş bir hoca bulunabilirse bazı şeyler çok daha kolay olur diye düşünüyorum.
Peki, Sarıyer'in şu an ki durumuna ilaç olabilecek bir teknik adamla anlaşmak yeterli mi? Belki bu da tek başına yeterli değil. Oyunculara yeniden heyecan ve istek kazandırılmalı, eskinin eskide kaldığı ve her şeyin yeniden başladığı hissettirilmeli. Bu anlamda kısa süre önce kadro dışı bırakılan Yasin Sülün ve Bülent Karaman yeniden takıma kazandırılmalı diye düşünüyorum. Ayrıca Genel Kaptanlıkta da görev değişikliğine gidilmesi uygun olur. Genel Kaptan'ın Sarıyer'de futbol oynamış ve futbol yaşamından sonra da Sarıyer Kulübü'yle bağlarını koparmamış, saygın ve bilgili bir isim olması gerekir. Genel Kaptan o hafta ismi ilk on birde açıklanmayan oyuncunun ne hissettiğini çok iyi bilecek ve bu oyuncuya söyleyeceği iki cümleyle takıma küsmesine mani olabilecek bir isim olmalıdır. Fırsat bu fırsat Genel Kaptanlık ve Profesyonel Futbol Şube Sorumlusu görevlerinin birleştirilmesi yanlışından dönülmesi de çok uygun olur. Zira Genel Kaptanlıkta en az Teknik Direktörlük kadar önemli bir görev ve hiç bir zaman kişisel heveslerin tatminine de sahne olmamalı. Çok güzel bir Türk Atasözü der ki; "Bir mıh yüzünden bir nal, bir nal yüzünden bir at, bir at yüzünden bir atlı, bir atlı yüzünden bir ordu ziyan olur." Yani önemsiz gibi görünen en ince ayrıntılar başka olayları tetikleyerek çok önemli bir hal alabilir.
Sarıyer Spor Kulübü Başkan'ı İbrahim Bozan'ın göreve gelir gelmez yaptığı konuşmada yeni bir beyaz sayfa açıyoruz demişti. Şimdi o beyaz sayfada yeni bir paragrafa atlanıyor. Umarım bir önceki paragrafta olduğundan daha az imla hatası yer alır.
* * *
15 Kasım Pazar günü Sarıyer Spor Kulübü geleneksel kış balosu etkileyici bir geceyle yapıldı. Geceyi etkileyici kılan ne menünün zenginliği, ne de muhteşem sesiyle Ziynet Sali'nin güzelliği değildi. Beni etkileyen esas husus kulübe küstüğü düşünülen eski yönetim kurulu üyelerinden tutun da kulübümüzün kurucularından Fikret Canlı'nın ilerlemiş yaşına rağmen geceye katılması birlik beraberliğin göstergesiydi. Kaymakam Ömer Karaman ve Belediye Başkanı Şükrü Genç'in Sarıyer'in başarısı yönünde çaba sarf etme sözü vermeleri sevindiriciydi. Gecenin düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkürler.