Sarıyer’e balıkçılar çarşısı şart
Sarıyer Belediyesi ile Türk Deniz Araştırmaları Vakfı’nın (TÜDAV) işbirliğiyle, İstanbul’da ilk kez Sarıyer’de geçtiğimiz yıl uygulanan Ücretsiz Balıkçılık ve Su Ürünleri Eğitimleri’nin ikincisi başladı. Açılışta konuşan balıkçılar, sorunlarını anlattı.
2 ay boyunca, Çayırbaşı’ndaki Gökkuşağı Eğitim Merkezi’nde gerçekleştirilecek eğitim programında, sürdürülebilir balıkçılık bilincinin geliştirilmesi ve türlerin devamının sağlanması başta olmak üzere pek çok önemli konu işlenecek. Temel amacı, halkın mutfağına kadar ulaşabilmek ve dolayısıyla yurttaşlara katkıda bulunarak daha bilinçli tüketici profili oluşturmak olan program; balıkların tadının mevsimsel değişimi, akvaryum bakımı ve akvaryum balıklarının çeşitleri, gırgır ve trol avcılığı, gıda katkı maddelerinin özellikleri, taze-bayat balığın farkları, içme suyu ve kullanma suyu arasındaki farklar, sürdürülebilir ve endüstriyel balıkçılık, deniz kirliliği ve deniz suyu kalitesinin artırılması olmak üzere 8 konu başlığı altında toplanacak.
Öztürk: Sarıyer, balıkçılığın Mekke’sidir
Bu amaçlar doğrultusunda bu yıl ikincisi düzenlenen eğitimlerin açılış töreninin ilk konuşmasını TÜDAV Başkanı Prof. Bayram Öztürk yaptı. Denizlerin korunmasının önemini vurgulayarak konuşmasına başlayan Öztürk, özellikle “Balıkçılığın Mekke’si” olarak tanımladığı Sarıyer’de deniz suyu kalitesi ve faunası açısından çok hassas davranılması gerektiğini belirtti. Öztürk, “Sarıyer, Türkiye’nin balık ihtiyacının %20’sini karşılamaktadır. Bu nedenle balıkçılıkta Sarıyer’in önemi çok büyük. Ben, iki yıldır bu eğitim programlarını destekleyen Sarıyer Belediyesi’ne ve Sayın Şükrü Genç’e çok teşekkür ediyorum. Bu organizasyon gerçekten çok ciddi kazanımlar getirecek, takdire değer bir organizasyondur. Balıkçılığı ve denizcilik kültürünü gelişmiş ülkeler seviyesine yükseltmek için bu gibi eğitimlerin yurdumuzun çeşitli bölgelerinde sürekli yapılması gerekmektedir” dedi.
Aslan, seminerlerin örnek teşkil ettiğini vurguladı
Öztürk’ün ardından kürsüye, Rumeli Kavağı Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Ahmet Aslan takdim edildi. Sürdürülebilir balıkçılıkta devlet desteğinin kritik öneme sahip olduğuna dikkat çeken Aslan, Sarıyer Belediyesi’nin örnek bir uygulama başlattığını ve bu örneğin diğer kurum ve kuruluşlarca iyi izlenmesi gerektiğini ifade etti. Balık tüketiminin Avrupa ülkelerine kıyasla çok aşağılarda olduğuna işaret eden Aslan, çeşitli kampanyalarla sektörün canlandırılmasının büyük önem taşıdığını belirtti.
Kul'dan balıkçılar çarşısı talebi
Aslan’ın konuşmasını İstanbul Deniz Ürünleri Üreticileri Birliği Başkanı Murat Kul’un sözleri izledi. Son 3 yılda Sarıyer Belediyesi’nin balıkçılık alanında çok ciddi girişimler ve organizasyonlar ortaya koyduğunu ve balıkçılığa hak ettiği değeri verdiğini kaydeden Kul, sektördeki sorunlar ve çözüm yollarına ilişkin bilgiler sundu. Yanlış, bilinçsiz avlanma ve deniz kirliliğinin balıkçılığa çok büyük zararlar verdiğini dile getiren Kul sözlerini, Sarıyer’e bir balıkçılar çarşısı yapılmasının şart olduğunu belirterek bitirdi.
İlyas Torlak: “Balıkçılığı sosyete aşçıları değil, denizciler temsil etmelidir”
Yıllarını denize vermiş deniz emekçilerinden balıkçı reisi İlyas Torlak ise, hükümet tarafından konulan bazı yasakların balıkçıları zorladığını ifade ederek, işin ehli olmayan, denizi bilmeyen kişilerin yaptığı uygulamaların kendilerine zarar verdiğini söyledi. Torlak, “Devletin doğru olmayan yaptırımları sürdürülebilir balıkçılığa ihanettir. Balıkçılığı sosyete aşçıları değil, denizciler temsil etmelidir” dedi.
Genç: Sözü esas sahiplerine verirsek, sorunları temelde kavrar ve çözeriz
Günün son konuşmasını Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç gerçekleştirdi. Balıkçılık konusundaki sorumluluk paylaşımında belediye olarak kendilerine düşen sorumluluğu üstlendiklerini belirten Genç, “Balıkçılık konusunda bu gibi toplantılarda, bugün olduğu gibi esas söz sahiplerine söz verirsek, sorunları temelde kavrar ve çözümü ortakça sağlarız” dedi. Balıkçılıkta modern teknolojilerin kullanımının verimliliği maksimuma çıkardığını ifade eden Genç, Avrupa ülkelerinde uygulanan bilimsel ve teknolojik yöntemlerin ülkemizde de aynı normlarda kullanılmasının büyük avantajlar getireceğini belirtti. Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç şunları söyledi: “Denizde balıkçının yani üreticinin, bu işin bilimini yapan akademisyenlerin, uzmanların ve son noktada da tüketicinin bu bilinç içinde hareket etmesi ve istenilen tüketim oranının sağlanması gerekmektedir. Türkiye’de kişi başına yıllık 7 kilo gibi düşük miktarda gerçekleşen balık tüketiminin artırılması ve istenilen oranın sağlanması için toplumun eğitilmesi gerekir. Bu eğitim de sürekli olmalıdır. Biz de TÜDAV’la işbirliği içinde bu eğitimi sağlamaya çalışıyoruz.”