Üç taş

İki hafta üst üste gelen galibiyetlerden sonra maça Sarıyer’in saldırgan, kazanmak isteyen bir oyun düzeniyle başlayacağını düşünmüştüm ancak ilk 30 dakika içerisinde gördüğüm pasif Sarıyer takımı açık konuşmak gerekirse bana bu galibiyetlerin tesadüf eseri geldiğini düşündürtmeye başlamıştı. Sahayı çok iyi parselleyen Bugsaşspor orta saha hakimiyetini de ele alarak sağlı sollu ataklarla ve oyunu da kanatlara çok iyi indirerek oldukça üstün bir oyun sergiledi ve bu baskıların sonucunda köşe vuruşu kazanan Bugsaş takımı ceza sahası içinden düzgün bir kafa vuruşuyla 1-0 öne geçti. Ve İyi ki de öne geçti... Golden sonra bambaşka bir Sarıyer vardı sahada. Ama bu bambaşka Sarıyer dediğim takımın içinde adeta satrancın 3 önemli taşı gibi parlayan yıldızlar ortaya çıktı ve öyle bir ortaya çıktı ki uzun zamandır Sarıyer’in müsabakalarında bu derece rahat ve emin bir 2. Yarı seyretmemiştim. Biraz bu parlayan taşlar hakkında bilgi vermek istiyorum.

1.taş Sabri Turgut... 2005 yılında profesyonelliğe geçiş yapan Sabri, Sidespor, Mardinspor, Kasımpaşa, Fethiyespor gibi takımlarda mücadele etti. Kademe hatası yapmayan kafa toplarında çok etkili olan defansın göbeğinde hırsıyla ön plana çıkan bu genç oyuncu 2010-2011 sezonunda Sarıyer Spor Kulübü’nün kazanmış olduğu en önemli oyunculardan birisidir.

2.taş Serkan Özdemir… 34 yaşındaki kaptanın geçmişinden söz etmeye gerek yok. Liderdik vasfını çok iyi ortaya koyan ve bunu takıma hissettiren kaptan mücadelesiyle de bütün takıma örnek olmaktadır. Bugsaşspor maçında da skor 1-1 iken kendini topun önüne atarak göğsüyle çizgiden çıkarmış olduğu top inanılmazdı ve bence maçın kopma anıydı.

3.taş ise Göksel Akıncı... Göksel de ilerlemiş yaşına rağmen bitmeyen enerjisiyle rakibi yoran ve yıldıran oyuncu karakteriyle Sarıyer‘in en önemli oyuncularından birisidir. Santrafor olmamasına rağmen bire bir de çok etkili olan Göksel, Sarıyer’in bu sezon attığı 11 golün 5 ini kaydetti. Bugsaşspor karşılaşmasında da olağanüstü bir performans sergileyen Göksel birincisi penaltıdan ikincisi yoktan var ettiği tamamen bireysel becerisiyle atmış olduğu gol ile takıma galibiyeti getirdi.

Ve son olarak bu takımı yöneten İlker Yağcıoğlu… Çok doğru bir kadroyla maça çıkan İlker hoca, takımı önde pres yaptırarak rakibin oyun sistemini bozan agresif bir oyun anlayışıyla bu takımın ne kadar etkili olduğunu, Sarıyerli futbolcuların da isteyince arzu edince neler yapabildiklerini hem kendileri gördü hem de biz yapmış olduğumuz eleştirilerde ne kadar haklı olduğumuzu görmüş olduk. Bu takım bu oyun anlayışıyla bu istek ve arzusuyla mücadele ederse ve devre arası transferinde bir kaç kaliteli oyuncu daha kadroya katılırsa bu takımın Play-Off oynayacağı düşüncesindeyim.

Herkesin biraz daha elini taşın altına koyup çalışması gerekmektedir. Bu takdirde başarının gelmesi kaçınılmazdır. Özellikle saydığım 3 oyuncuya ayrı teşekkür ediyor, Sarıyer Spor Kulübü camiasına da başarılar diliyorum…

Mahmut Can Sofuoğlu / Spor Koordinatörü