Seçime giderken Sarıyer’de neler oluyor?
AK Parti ve CHP’de son durum
Türkiye seçim havasına girdi. Ülkenin her yerinde olduğu gibi Sarıyer’de de kahvede, berberde, sokakta herkes 31 Mart’a yapılacak olan yerel seçimleri konuşuyor. Geride bıraktığımız yerel ve genel seçimlerin sonuçlarına baktığımızda Sarıyer’de iddialı görünen iki parti var. “CHP ve AK Parti’nin belediye başkan adayları kim olacak? Nasıl bir aday Sarıyer’de başarılı olur?” sorularının cevapları aranıyor. Ve herkes kendince mantık yürüterek yorumlar yapıyor. CHP’liler bu konuda rahat çünkü CHP’de aday sorunu yok, bu soruların cevabı büyük oranda netleşmiş görünüyor. Sadece CHP’nin değil, AK Parti’nin de yaptırdığı tüm kamuoyu yoklamalarında İstanbul’un en başarılı ve halka dokunan ilçe belediye başkanları listesinde en ön sırada Şükrü Genç’i isminin çıkması da adaylığı garantilediğini gösteriyor. Genel merkez herhangi bir hata yapmazsa şuanda mevcut Belediye Başkanı Şükrü Genç’in yeniden adaylığı kesin gibi duruyor… Durum böyle olunca CHP yarışa AK Partili seçmenden bile büyük oranda destek alan Şükrü Genç avantajıyla başlıyor.
AK Parti’de son durum…
CHP’de durum böyleyken, AK Parti’de ise Şükrü Genç gibi güçlü bir adayın karşısına kiminle çıkılacağının hesabı var. İlçe Başkanı Salih Bayraktar ve Şems Çakıroğlu’nun isimleri ön planda olsa da, son günlerde dışarıdan popüler bir adayın geleceği söylentileri de ağırlık kazanmış durumda. Üç dönem kuralına takılan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ve Kâğıthane Belediye Başkanı Fazlı Kılıç’ın da isimleri Sarıyer için geçmeye başladı. Şimdi ki gelişmeler bunlar…
AK Parti açısından bakarsak adayın kim olacağından çok, asıl önemli olan; “Nasıl bir adayla yarışa girilmeli?” Sorusunun cevabı bulunmalıdır. Bu soruya cevap aranırken de, genel merkez öncelikle Sarıyer’deki rakibini ve gücünü iyi analiz ederek adayını belirlemelidir. Kibirli davranmayan, halka tepeden bakmayan aksine sürekli halkın içinde olabilecek vizyonlu bir aday bulmalıdır.
Yine Sarıyer’deki dengeleri iyi bilen ve objektifliğinden asla ödün vermeyen bir gazeteci olarak yazıyorum. AK Parti’nin eğer belediyeyi kazanmak gibi bir iddiası varsa, bir tarafta aday belirlenirken, diğer tarafta da kendi iç sorunlarını çözmelidir.
Mesela; Sarıyer teşkilatı içindeki Sivas- Karadeniz çekişmesinin önüne geçilmelidir. İlçe yönetimindeki Karadeniz üstünlüğünden Sivaslıların oldukça rahatsız olduğunu Sarıyer’deki uçan kuşlar bile biliyor.
Yine Sarıyer’de her geçen gün halktan kopan bir yönetim anlayışı var. Teşkilatın yüzde doksanı da bundan rahatsız. “YALI PARTİSİ” imajını yıkıp mahallelere inmelidir. İnsanların kapısından içeri girmeye dahi korktuğu YALI’dan gecekondu mahallerinin sorunlarına çözüm aranmaz. “Sorunlarınızı Yalı’dan çözeceğiz” derse de Sarıyer halkı buna inanmaz. İnsanlar pazardan, 7 TL’ye domatesi zor alırken, aylık masrafı 50 Bin TL’nin üzerinde olan lüks yalıya da oy vermez. Bu sorunlar sahada sürekli adayın da, teşkilatın da karşısına çıkacak. Seçim boyunca sahada çalışacak olan parti teşkilatının işi gerçekten çok zor olacak.
“Dost acı söyler” ama gerçekler bunlar. Aday sorunu yaşayan AK Parti eğer ki Sarıyer’de yarışa girmek istiyorsa tüm bu gerçekleri de görmelidir.